31 Aralık 2017
Osmanlı İmparatorluğu’nun son İKİ YÜZ YILLIK tarihi iyi incelendiğinde, Anadolu’da BİN YIL önce başlamış olan birliğin, beraberliğin kimler tarafından nasıl bozulduğu görülecektir. 1915’e gelinen süreç, o günün getirdiği şartlarla uygulanan TEHCİR, yerinden yurdundan edilen ve öldürülen TÜRKLER nedense Ermenilerin iddialarında hiç yer almamaktadı
11 Aralık 2017
Fakat bizi yaratan YÜCE ALLAH’IN, Kur’an-ı Kerim’de ki emirlerine, RESÛLULLAH’IN Sünnetine uyarak, O kutsal topraklardan CENNET’E gitmek varken O toprakları CEHENNEME çeviren AKLI kimse sorgulamıyor!
31 Ekim 2017
Sevgili Ahparig; “Sevenler terk etti, bu gönül yasta Bedenim çok mutsuz, her zaman hasta Çektiğim çileyi en yakın dosta Anlatmak istedim, anlatamadım.” diye terennüm edilen şarkının, mısralarını bilir misin?
30 Eylül 2017
Ne yaman çelişkidir ki, o ifadeler kullanılırken sözüm ona bir de ‘’barış sürecinden’’ ‘’açılımdan’’ bahsediliyor. Hâlbuki hangi çıkmaza gittiğimiz belli değil. Her şey bitmişçesine bu işin içerisine bir de öğretmenlerimizi katmazlar mı? Buda işin başkaca düşündürücü yanı. Ülke bütünlüğünün nerelere savrulduğunu artık iyi görmeliyiz. Her baharın bir yazı ve kışının olduğu da unutulmamalı.
31 Ağustos 2017
İslâmiyet, yani 610 yılının Ramazan ayında ve HIRA da Cebrail (as)’in Peygamberimize; “Yaratan Rabbinin adıyla oku” (Alak suresi ilk beş ayet) vahyinden, günümüze kadar 1407 yıl geçmiş. Şüphesiz, süreç içerisinde O yüce İslâm dini, gelişmiş, genişlemiş ve basamakların en üst noktasında, hak ettiği yeri almıştır.
31 Temmuz 2017
Anadolu; İsmet İnönü’nün; “Hiçbir ülke yoktur ki, kendi içinden bizim kadar hain yetiştirebilsin”. Ve merhum, Kâzım Karabekir Paşa’nın; “Öyle puslu ki hava şeytan bile Müslüman mintanı giyiyor,” ifadelerini, haklı olarak hiç unutmadı.
30 Haziran 2017
Ah, Ahparig ahh! “Dudum ki unutmuşsun”! Hatırlarsan, 31 Ocak 2015 de bak neler yazmıştım. “Ahparig, gel TÜRKLER bize SOYKIRIMI yaptı YALANINDAN-İFTİRASINDAN, bu mesnetsiz inat ve kininden vazgeç. Gel birlikte, kardeşçe yaşayalım. Şayet dikkat ettiysen, SENİN yaptıklarının hiçbirini yazmadım. Sadece senin yaşadığın acılara değindim ve paylaştım.
31 Mayıs 2017
Kur’an-ı Kerim’e rağmen; allâmelerin aktörü olduğu ayrımcılık. Mezheplerin, maşa olarak kullanılmak üzere birtakım güçlere teslim ettiği beyinsizler. Hedefleri belirsizliğe saplanmış tarikatlar. İslâm’ı farklı, farklı yorumlayan anlayışlar. Derinlikler içerisinde, gerçekler ellerimizin arasından kayıp giderken, bocalayıp duran, İslâm âlemi…
01 Mayıs 2017
Ülkemizde haftalık, siyasi ve aktüel yayın yapan Agos Gazetesi’nde (21 Nisan 2017-Sayı 1090) Zakarya Mildanoğlu imzası ile “1915’ten beri muhatabını arayan mektup” başlıklı ve manşetten verilen bir haber var! Haberin giriş cümlesi “çıktıkları dönüşsüz sürgün yollarında” ifadesiyle başlıyor. Haber (10-11 Güncel) sayfada “Tiryakyan’dan Vartkes Serengülyan’a ’95 yıl geciken bir mektup” başlığı altında tam sayfa veriliyor.
31 Mart 2017
Öncelikle, HAYIR diyerek başlarken, HAYIR tarafının kazanması için düşüncelerimi ifade eden biri olarak, dolaylı ve ima yollu dahi olsa, şahsıma yapılan, yapılacak hakaretleri, yapanlara aynen iade ediyorum. Her kim olursa olsun, hiç kimse bana HAYIR dediğim için “vatan haini” “fetöcü” “işbirlikçi” “terörist” “PKK’lı” ve “gafil” diye hakaret edemez. Kimlerin “ vatan haini” ve “ gafil” olduğunu, bir gün tarih mutlaka yazacaktır.
28 Şubat 2017
Ermenilerin, günümüze kadar söyledikleri yalanların külliyatını yapmamak, ne büyük talihsizlik! "Dağdan gelip, bağdakini kovan" Ermeniler, her türlü melânete başvururken, bütün iğrenç davranışlarını yok sayarak, Kafkasyaya sonradan geldiklerini hep unuttular. Tarihin her döneminde; Pers İmparatorluğunun yıkılmasından, İskender'in, daha sonra da sırasıyla Selevkosların, Romalıların, Bizanslıların, Selçuklu Türklerinin ve nihayet Osmanlı Türklerinin egemenliğinde
31 Ocak 2017
1915'deki zorunlu göç kararı, 1915 Ermeni Tehciri, Ermenilerin isyan ve düşman orduları ile işbirliğine karşı alınmış zorunlu bir karar olduğu hepimizin bildiği gerçektir. Sözde Ermeni soykırımı, doğrusu Ermeni Tehcirini defalarca yazdım. Değerli, tarihçiler, yazarlar da eserleriyle, yazılarıyla konuyu dile getirerek, toplumu bilgilendirdiler.