30 Mayıs 2005
Bir çoğumuzun bilmesine rağmen, bir kesim hemşerilerimizin konudan uzak olduğunu var sayarak, kuruluşundan bu lig sürecinde 3. lige düşmesine kadar, geçen dönemlerde bazı noktalardan Erzincan Spora bakmaya çalışalım. 1968 Yılın da iki amatör takımımızın birleşmesiyle, Erzincan Spor kuruluyor. Bu kuruluş aşamasında bakın kimler emek veriyor.
- Nedim Muratoğlu ................ (Vefat)
- Oktay Malatyalıoğlu ............ İstanbul’da
- Uğur Kılıçer ......................... İstanbul’da
- Refik Aras ........................... İstanbul’da
- Yıldırım Akbulut ................... Ankara’da
- Turgut Kolat ....................... İstanbul’da
- Fehmi Sudaş ...................... Erzincan’da
- İbrahim Ruhoğlu ................ (Vefat)
- Nadir Kaynak ..................... (Vefat)
- Dündar Kumbasar ............. İstanbul’da
- Rüştü Boyacıoğlu ............... (Vefat)
- Nusret Yılmaz .................... İstanbul’da
- Aydın Özerman .................. İzmir’de
- Baki Çakmak ..................... (Vefat)
- Erdoğan Öcalan ................ Ankara’da
- Tarık Erkal ......................... (Vefat)
- Orhan Ulusoy .................... İstanbul’da
- Ahmet Kavuş ..................... (Vefat)
- Bülent Savaş ..................... Erzincan’da
- Semih Pakalın .................... ?
- Salih Erkan ........................ İstanbul’da
- Fehmi Mutlu ....................... Erzincan’da
- Mehmet Yıldırım ................. ?
- Aykut Özkavruk ................. İzmir’de
Günün şartlarını zorlayarak, Erzincan Sporu kuruyorlar. Ebediyete intikal edenlerimizi burada rahmetle anarken, diğer emeği geçenlere şükranlarımızı sunuyoruz. Konumuzun dışın da olmasına rağmen, bu insanların tamamına yakınının neden Erzincan dışında olduklarının ekonomik ve sosyolojik nedenlerinin üzerinde ısrarla durmamız inancındayım.
Konumuza dönerek devam edelim. Buradan gitmek istediğim toplumsal hafızalarımızı tazeleyerek, o gün ki zorlukları bildiğimiz gibi, bu gün katlanılan sonuçların yaşanmamasına fikri anlamda katkıda bulunmaktır.
1968 de kurulan futbol takımı, futbol takımı diyorum zira diğer branşlarda da bir başarı bir faaliyet görememekteyiz. Evet futbol takımı, amatör lig, 3.lig, 2.lig ve tekrar 3. lige düşerek bu güne geliyor. Ağırlıklı olarak Belediye Başkanlarının futbola duydukları ilgiden, bazen de ilin prestijini kurtarmak mecburiyetiyle, her yönüyle yardımcı olduklarını biliyoruz. Zaman zaman da ilin Vali’lerinin bu yardım kervanına önemli ölçüde yardımcı olduklarını görmekteyiz. Herkes Erzincan Sporun başarılı olup lig de üst sıralarda olmasını istiyor. Bu ölçüde de yardımcı olmaya çalışıyor. Bu yardımlar yapılırken Erzincan halkı, Erzincan Spor’ un 1. lige çıkacağına, şampiyonluğu başaracağına inanmıyor. Futbol takımı ligden düşmeden orta sıralarda kalsın bize yeter düşüncesi hakim. Bu bakışın gerçekçi yönleri olmasına rağmen bu sezon yaşadığımızla karşı karşıya her zaman gelebiliriz. Demek ki Erzincanlı Erzincan Spor için daima hedefini yüksek tutacak, takımı bu yönüyle motive edecektir. İnançsız başarının gelmeyeceğini hepimiz bilmekteyiz.
Diğer taraftan, en önemlisi finans problemidir. Bunu da hepimiz net olarak bilmekteyiz. İş çare üretmeye geldiği vakit kimselerden ses gelmiyor. Kolay olanı seçerek, varsa da yoksa da bir yerlerden yardım almak. İşte bu güne kadar uygulamanın getirdiği sonuç Başarısızlık... Başarısızlık... Ve taşıma suyla değirmenin dönmeyeceği gerçeği... Bu başarısızlıkta hiç kimseyi suçlamanın peşinde değilim. Gönlü Erzincan la dolu her Erzincanlının bu başarısızlıkta mutlaka sorumluluğu vardır. Sorumluluktan kaçmak, bir çok kişi ve uygulamayı tenkit etmek veya suçlamaksa çözüm değildir. Peki çözüm ne olmalıdır…?
Erzincan Spor 3.ligde yeniden yapılanma yoluna giderek, öncelikle kadrosunda ki satıla bilecek oyuncularını satarak, bulunduğu durumdan kendine bir rahatlık sağlamalıdır. Yeni kadrosunu alt-yapı ve amatör takımlardan alacağı oyuncularla yeniden kurmalıdır. Çok sağlıklı bir plan yaparak, bu doğrultuda taşlar yerine oturuncaya kadar, sabrederek birkaç yıl toparlanma devresini yaşamalıdır.
Doğu Anadolu’da futbolcu kaynağı olabilecek bir futbol okulu açılmalıdır. Minikler ve gençlerle alt-yapı oluşturulmalıdır.
Gençlik Spor ve 13 Şubat Spor Kulüpleri yeniden kurdurularak, Erzincan Spor’un kuruluşunda ki ruh ve coşku yeniden yakalanmalıdır.
Şayet mümkün olabiliyorsa, 1.Lig takımlarından birisi ile kardeş takım ilişkisi kurulmalıdır. Bütün bunlar yapılırken, Erzincan Spor mutlaka şirketleşmelidir. Bu temennimiz bir şablon olarak değerlendirilmeli, ilgililerce içi doldurularak mutlaka hayata geçirilmelidir.
Belediyece özelleştirilecek bir hizmet konusu, Erzincan Sporun da ortak olacağı, yeni kurula bilecek bir şirkete verilerek, kulübe nakit akışı sağlanmalıdır. Mesela temizlik işinde bu yapıla bilirdi. Sevgi ve ilgiyle birlikte, öz değerlerimize de sahip çıkarak başarının kaçınılmaz olacağını göz ardı etmeyelim.
Amatör bir ruhla, profesyonel yöneticilerle başarının gerçekleşeceğine inanıyorum. Kırk yıla yakın bir zaman diliminde Erzincan Sporu her ne noktada olursa olsun, bu güne getirenlere de şükran duygularımızı ifadeden kaçmayalım.
Bu satırları yazarken, Kayseri’leri, Sivaslıları başarılarından dolayı kutluyorum, ama kıskandığımı ifade etmek istiyorum...
Cem Cüneyd Canan