KIZILELMA "HEDEF TURAN" AMA NASIL? (XLI) (VI)

15 Eylül 2024


1905 - Devrim sürecinin önemli yayın organlarından "Vakit" gazetesi ise ORENBURG’ ta altın madenciliği ile uğraşan Ramiev kardeşler tarafından çıkarılmaktaydı. Ramiev kardeşlerden Şakir Ramiev aynı zamanda bu gazetenin yazarları arasında bulunmaktaydı.
1905 - İhtilali Çarlık Rusya’sının mutlakiyetini devirememişse de devletin ihtişamlı saltanatını sarsmıştır. 1905’de oluşan özgürlük havası bütün Rusya’da halkın her tarafta siyasi ve milli meselelerde ayaklanması Rusya Türklerine de olumlu yönde tesir etmiştir. Kısmen de olsa gazete ve dergi çıkarma serbest olmuştur. Türklerin ruhunda oluşan bu inkılâp duygusu İdil-Ural bölgesinde Ceditçilik hareketinin başlamasına büyük etki etmiştir.  XX. yüzyılın başlarında Tatar gazete ve dergileri hızla artmıştır. Bu yayınlar başlıca Ufa, Kazan, ORENBURG, Astırahan, Uralsk, Troisk gibi şehirlerde yayınlanmaya başlamıştır. XX. yüzyılın başlarında yükseliş döneminde olan Başkurt ve Tatar tarih yazıları da bu dönemde dikkat çekmekteydi. “Şura”, “Yangi Yol”, “Başkurt Aymağı” gibi dergilerde M. Hadiyev, R. Fahrettinov, J. Validov, H. Atlasov, G. Şerel, Z. Nadiev ve S. Mirasov’un yazıları yayınlanmaktaydı. Yerel tarihçi düzeyinde olan bu yazarların çoğu Başkurtları saf Türk kökenli oluşu tezini savunmuşlardır. Onlar bu tezi el yazmaları, boy-kabile adları ve rivayetlerle güçlendirmeye çalışmışlardır.
1908 - Sabir Hasanov, 1908’de ORENBURG dinî İdaresinin çıkardığı Malumat adlı liberal derginin editörlüğünü yaptı. Hasanov, dergi aracılığıyla Müslüman kongrelerinin fikirleri hakkında okuyucuları bilgilendirdiği için, hükümet yetkililerin isteği üzerine yayın kurulundan ihraç edildi.
1908 - Yedinci Merkez Ramazan Camii ХIХ. Yüz yılın sonları ve ХХ. Yüz yılın başlarında Rusya Müslümanlarının kültür merkezlerinden sayılan ORENBURG kuzey yönüne doğru genişliyor, günümüzdeki Tereşkova eski adıyla Ufimskaya Caddesi’nin doğu yönünde büyüyordu. XX. yüzyılın başında, yeni inşâ edilen mahallelerde 80’den fazla hane ve 300’den fazla Müslüman erkek vardı. Müslümanların talepleri üzerine, 27 Ağustos 1908 tarihli ORENBURG Şehir Duma genelgesi kapsamında, 19 Kasım 1908 tarihli ORENBURG Valiliği Hükümeti genelgesine göre, Yekaterinburgskaya Caddesi’nde şimdiki Lobovskaya caddesinde bir arsa tahsis edilmeye karar verilerek Yedinci Merkez Camii’nin inşasına izin verildi.
1908 – ORENBURG ’ta Huseyniye medresesinde öğretmenlik yapan Feyzullah Muhammed, Abdullah Fahri gibi bazı öğretmenler ve 35- 40 civarında eski öğrencisinin siyasi hareketinin merkezi haline geldi.
1909 - da yayına başlaması planlanan "Türk Vurdu" dergisi maddi imkânsızlıklar nedeniyle planlanan tarihte yayına başlayamamıştır. Başlangıç sermayesi ORENBURG  'lu tüccarlardan Hüseyinaviardan gelmiştir. Hüseyinov kardeşlerin en büyüğü olan Mahmut Hüseyinov vefat ettiğinde varislerine İstanbul'da hayır işlerinde kullanılmak üzere büyük miktarda servet bırakmıştır. Bu para en son Yusuf Akçura etrafında kümelenen grubun eline geçmiştir. Daha sonra Rusya ile problem yaşamamak düşüncesinden olsa gerek bu paranın ittihat ve Terakki Cemiyeti tarafından bağışlandığı iddiası ortaya atılmıştır. Neticede bir Tatar Burjuvazisinin ürünü olan "Türk Vurdu" dergisi kurulmuştur.
1911 - Ceditçilerin açtığı yenilikçi yolu takip eden aydınlardan biri de Molla Münir Hadiyev’dir. Molla Münir Hadiyev, 10.12.1876 tarihinde Kazan’ın N. Amzya Çistopol bölgesinde doğmuştur. Hadiyev hem tarihçi ve pedegog hem de din adamıdır. 1902-1904 yılları arasında Kazan’da Muhammediye Medresesi’nde hocalık yapmıştır. 1905 yılında Çelyabinski şehrinde bir camide imam ve hatiplik görevlerinde bulunmuştur. 1907’de ise Çelyabinski Medresesi’nde yönetici olmuştur. O aynı zamanda Çelyabinski Hayırsever Toplum Kurumu’nun kurucularından biridir. 1911’den sonra ise ORENBURG Arşiv Komisyonu’nun üyesi olarak görev yapmıştır. 1912 yılında Çelyabinski Öğretmen Okulu’nda hocalık yapan Hadiyev bu okulda İslam dininin temellerini öğretmiştir.
1912 - Kurulduğu ilk 20 yılda, Neplüyev Askerî Okulu toplamda 88 mezun vermesine rağmen bu sayı, yüzyılın son çeyreğinde artış göstermiştir. Çünkü okulun ilk dönemlerinde 80 olan öğrenci kapasitesi önce 200’e, daha sonra 250 ye çıkarılmış; dolayısıyla mezun sayısında da büyük artış olmuştur. 1878’de, 93 Harbi’nin bitmesinin ardından bu sayı 275’e çıkartılmış; bu şekilde okulda eğitim gören Kazak öğrencilerin sayısı da artmıştır. Kuruma alınan öğrenci sayısına paralel olarak buradaki eğitimler daha da çeşitlendirilmiştir. Böylece ilk 20 yıl 88 olan mezun sayısı, 1845-1867 yılları arasında 403’e; isminin ‘ORENBURG Neplüyev Kadet Korpus’ olarak değiştirildiği 1882 yılı ile 1912 yılı arasında da 767’ye çıkmıştır. Okulun 1825-1920 yılları arasında toplamda verdiği mezun sayısına bakılırsa bu sayının 2 binin üzerinde olduğu görülecektir.

1914 - Yılına kadar Kazak topraklarında Ruslar halkın %40’m oluşturuyordu. 1896-1916 yıları arasında sadece Akmola ve Semipalatinsk bölgelerine 1 milyona yakın Rus köylüsü yerleşmişti. Bu şekilde Kazakların yaşama elverişli olan toprakları yavaş yavaş Rusların eline geçmeye başladı. En mümbit toprakları ellerinden alınan Kazaklar daha verimsiz topraklara göç etmek zorunda kalmışlardı. Kazaklar bu durumu şikâyet ederek ORENBURG valiliğine açık mektuplar gönderdiler ama bunu kimse kale almıyordu. Bundan sonra Rus idaresine karşı başkaldırılar ve isyanlar başladı. 

1917 - Medresede Rusya’da yaşayan bütün Müslüman halkların temsilcileri eğitim görüyordu. Medresesinin öğretmenleri ve mezunları, Güney Urallarda Tatar milli okulları ağı oluşturan personelin temelini oluşturdu. Ocak 1917’de, Hüseyniye medresesinin öğretmenleri İ. Teregulov ve İ. Bikçantaev ORENBURG il valilik meclisinin halk eğitimi komisyonuna üye oldular ve 1917’de İslâmi eğitim kurumlarına başkanlık ettiler ayrıca Pedogoji Enstitüsü’nü kurdular. Medresenin profesyonel öğretim kadrosu sayesinde yüksek eğitim standartları sağlanmıştır. Medrese hocalarının azimli ve çalışkan olmaları sayesinde görev yapan öğretmenlerin neredeyse tamamı Arapça, Farsca, Türkçe, İngilizce, Fransızca ve Almancadan çeviriler yapmışlardır.
1917 - Hadiyev, kendisinin de yazılarının olduğu Şura dergisindeki makalelerden de yararlanmıştır. Bu dergi XX. yüzyılın başlarında Rusya Müslümanları tarafından ORENBURG ’da çıkarılan Türkçe bir dergidir. Onun kullandığı eserlerden bir tanesi de 1820’de Petersburg’da yayınlanan Lipçin Seyahatnamesi’dir. Bu dergi ilk sayısını Rızaeddin Fahreddin başyazarlığında 10 Ocak 1908’de ORENBURG ’da çıkarmıştır. 1917 yılının sonuna kadar toplam 239 sayı yayımlanmıştır.
1917 - 7 Nisan 1917’de Türkistan Komitesi teşkil edildi. Başkanlığına Duma’nın Kadet vekillerinden N. N. Şçepkin’in getirildiği Türkistan Komitesinde önde gelen Kazak aydınlarından Alihan Bökeyhanov ile Muhammet Tınışbayev (Muhametcan Tınışbay ya da Tınışbayulı) de yer aldılar. Yerel yapılanmada Geçici Hükûmeti, başta ORENBURG ve Ural şehirleri ile Yedisu Bölgesi olmak üzere, ülkenin çeşitli yerlerine dağılmış durumda bulunan Rus Kazak birlikleri, Çarlık yönetimi tarafından iş başına getirilmiş üst düzey memurlar, zenginler, Kadet, Es-Er ve Menşevikler gibi Rus partileri ve bunlara paralel hareket eden yerel millî oluşumlar; Sovyetleri ise, işçiler ve köylüler ile Geçici Hükûmeti Çarlık yönetiminin devamı gören askerler destekliyorlardı.
1917 - Batıcı” olarak adlandıran millî, liberal çizgideki bu aydınların gayretleriyle, ihtilali takip eden günlerde Kazakistan’ın geleceğini belirlemek amacıyla yerel millî komiteler kurma çalışmaları başladı. 10 Mart’ta Ural’da (Ğ. Alibekov), 11 Mart’ta Semey’de (R. Marsekov) ve Omsk’ta (Ombı) (E. İtbayev), Mart sonunda Almatı’da (İ. Jaynakov) vd. şehirlerde komiteler kuruldu. Her komite kendi kurultayını yapacak, genel meseleler yanında bölgesine ait özel meseleleri görüşecekti. Bu çerçevede 2-8 Nisan 1917’de A. Baytursunov’un başkanlığında ORENBURG ’da Turgay, 12-23 Nisan’da İ. Jaynakov başkanlığında Yedisu, 19-22 Nisan’da Ural’da C. Dosmuhamedov başkanlığında Ural, 21 Nisan’da Valithan Tanaşev başkanlığında Bökey Orda/ İç Orda, 25 Nisan-5 Mayıs arasında A. Turlıbayev başkanlığında Omsk’ta Akmola, 27 Nisan-7 Mayıs tarihlerinde de Rayimcan Marsekov başkanlığında Semey kurultayları yapıldı.
1917 - Genel Kazak Kurultayı ve Alaş Partisinin Kurulması
      Başta Turgay Kurultayı olmak üzere yerel kurultayların kararları doğrultusunda Kazakları tek çatı altında toplamak ve taleplerini tek elden ve daha etkili bir şekilde dile getirmek amacıyla 21-26 Temmuz 1917’de ORENBURG ’da ilk Genel Kazak Kurultayı toplandı. Başkanlığını Halel Dosmuhamedov’un, yardımcılıklarını Ahmet Baytursunov ile Al-Muhamed Kutebarov’un, sekretaryasını Miryakup Dulatov ile Asılbek Seyitov’un yaptığı Kurultay’a, Akmola, Semey, Turgay, Ural, Yedisu ve Fergana eyaletleriyle Bökey/İç Orda’dan Kazak temsilciler katıldı. Kazak bozkırındaki siyasî hareket bakımından oldukça önemli olan Kurultay, kendinden önce toplanan yerel kurultaylar gibi daha sonra yapılması plânlanan ve nihai kararların alınacağı kurultaya hazırlık mahiyeti taşımaktadır. Yerel kurultaylarda alınan kararlar burada daha somut hale getirilmiştir. 
1917 - Millî bir çizgi takip edeceği adından anlaşılan Alaş Partisinin programı, Alihan Bökeyhanov, Ahmet Baytursunov, Miryakup Dulatov, Eldes Omarov, Esenğali Turmuhamedov, Abdulhamit Jündibayev ve Azımbek Birimcanov’dan oluşan bir komisyon tarafından hazırlandı. Rusya’nın yönetim biçimi, Kazak muhtariyeti, fikir, matbuat ve dernek kurma hürriyeti ile kişi dokunulmazlığı, din, mahkeme, vergi, işçi hakları, eğitim ve toprak meselesi olmak üzere 10 maddeden oluşan parti programı, Kazak gazetesinin 21 Ekim 1917 tarihli sayısında (No: 251) yayımlandı. Parti programına paralel olarak 1917 yılının Ekim ayında partinin eyalet şubeleri de teşkil edilmeye başlandı. İlk şube Tomsk’taki Sibirya Muhtariyeti kurultayından dönen A. Bökeyhanov tarafından Semey’de açıldı (12-20 Ekim). Hemen ardından Omsk, Aralık ayında da ORENBURG’da Turgay şubeleri açıldı. 
1917 - Kasım ayı başında Başkurt ve Kazak temsilcileri ORENBURG ’da bir araya gelip ülkelerinin geleceği ve Sovyetlere karşı verilecek mücadele konusunda önemli kararlar aldılar. Bu kararlardan en önemlisi, “Şarkî Rusya Muhtar Müslüman Ülkeleri Birliği” kurulması konusunda anlaşmaya varılmasıdır ki, Z. V. Togan tarafından bu birliğe dair bir harita bile hazırlanmıştır. Alınan kararlar arasında ORENBURG ’un Başkurdistan ile Batı Kazakistan’ın ve ORENBURG Rus Kazaklarının merkezi olması, Başkurtlar ile Batı Kazakistan’ın birleşmesi ve Rus Kazaklarının onlara katılması da bulunuyordu.  
1917 - Millî hükûmetlerin kurulmasını ve Sovyetlere karşı birlikte mücadeleyi hedefleyen Kasım ayı başındaki görüşmelerin üzerinden çok geçmeden 16/29 Kasım 1917 tarihinde ORENBURG’ da Başkurt Millî Muhtar Cumhuriyeti ilan edildi. Yunus Bikbov hükûmet başkanı, Z. V. Togan da dâhiliye ve hariciye vekili seçildi. Başkurt Millî Hükûmeti’nin ilanından birkaç gün sonra da Kazaklar aynı düşünceyle II. Genel Kazak Kurultayı’nı topladılar.
1917 - II. Genel Kazak Kurultayı, 5-13 Aralık 1917 tarihleri arasında ORENBURG ’da yapıldı. Organizasyon komitesinde Alihan Bökeyhanov, Ahmet Baytursunov, Eldes Omarov, Sağındık Doscanov ve Miryakup Dulatov’un yer aldığı kurultayın başkanlığını Bahıtkerey Kulmanov; yardımcılığını A. Bökeyhanov, Halel Dosmuhamedov, Galimcan Kenesarin ve Omar Karaşev; sekretaryasını ise Davletşah Kusabgaliyev, Miryakup Dulatov ile Seydazım Kadirbayev yaptı. Kazak siyasî tarihinin en önemli adımlarından biri olan Kurultay’a özel davetlilerin yanında Bökey/İç Orda’dan, Ural, Turgay, Akmola, Semey (Semipalatinsk), Yedisu, Sırderya ve Semerkant eyaletleriyle Altay Valiliği’nden, kısaca Kazakların yaşadığı eyalet ve valiliklerden delegeler katıldı. Kurultay’da görüşülen konular şunlardır:
Kurultay’da, üzerinde durulan bir diğer önemli konu ise millî milis kuvvetlerinin teşkiliydi. Milis kuvvetlerinin sayısı, eğitimi, teçhizatı, masrafları, iâşesi bir plân dâhilinde tespit edildi. Buna göre, Bökey Ordası’ndan 1000, Ural eyaletinden 2000, Turgay’dan 3000, Akmola’dan 4000, Semey’den 1500 ve Yedisu’dan 2000 olmak üzere toplam 13.500 kişilik bir milis kuvveti oluşturulacaktı. Milislerin ihtiyaçları ve masrafları halktan toplanacak vergilerle karşılanacak, eğitimi için ise ORENBURG Rus Kazak birliklerinden yardım alınacaktı.
1917 - Kazak Kurultayından bir hafta sonra, 20 Aralık 1917-4 Ocak 1918 tarihlerinde ORENBURG ’daki Kervansaray’da III. Başkurt Kurultayı toplandı. 29 Kasım’da ilan edilen Başkurt Millî Muhtariyeti’nin onaylandığı bu kurultaya Kazaklardan Seyitazım Kadırbayev (Seydazım Kadirbayulı) ile bundan üç hafta önce Hokant’ta ilan edilen Türkistan Muhtar Hükûmeti’nin Hariciye bakanı Kazaklardan Mustafa Çokay katıldı. Aynı şekilde Z. V. Togan da Kazak kurultaylarına katılmıştı. Bunlar Türkistan Türklerinin birlikte gelecek aradıklarına işaret etmesi açısından önemliydi. 
1918 - Rusya’da İç Savaş Yıllarında Alaş Orda Hükûmeti
      Kazak ve Başkurtların millî ordularını kurmakla meşgul oldukları ve teşkilatlanmaya çalıştıkları bu günlerde, Rus Kazaklarının elinde bulunan ve büyük bel bağlanan ORENBURG, 18 Ocak 1918 tarihinde Bolşevikler tarafından işgal edildi. Beklenmedik bu gelişme Kazaklar, Başkurtlar ve Rus Kazakları arasında başlayan ittifakı sonuçsuz bırakmakla kalmadı, kuruluş aşamasında olan millî hükûmetlere de (Alaş Orda ile Başkurt Hükûmetleri) büyük darbe vurdu. Alaş liderleri ile hareketin bel bağladığı Ataman Dutov şehri terk ederken, Z.V. Togan’ın da içine bulunduğu Başkurt hükûmeti üyeleri 3 Şubat’ta Bolşevikler tarafından tutuklandılar.
1918 – ORENBURG ’un işgali, 1917 Ekim İhtilali’nden hemen sonra başlayan Rusya’da Sovyet yönetimlerini oluşturma çalışmalarının bir parçasıydı. Rusya’nın diğer bölgelerine nazaran Kazakistan’da, Sovyetlerin taban bulacağı ölçüde bir proletarya mevcut olmadığı için, Sovyet yönetimlerinin teşkili zaman aldı. Buna rağmen, Rus Kazak birliklerinin bulunduğu ORENBURG, Sibirya, Ural ve Yedisu dışındaki Kazak topraklarında 1917 Ekim’i ile 1918 Mart ayları arasında mahallî Sovyet Hükûmet organlarının kurulması büyük oranda tamamlandı. 
1918 – ORENBURG ’un Kızıl Ruslar tarafından işgali, daha yapılanma aşamasında olan Alaş Orda Hükûmeti’ne büyük bir darbeydi. Zira işgal, Alaş Muhtariyeti’nin yapılanmasını sekteye uğratmakla kalmamış, Alaş Orda teşkilatlarının tek merkezden idaresini de imkânsız hale getirmişti. Savaş hali, ulaşım ve haberleşme güçlüğü sebebiyle Alaş Orda, Batı ve Doğu şeklinde ikili bir yapılanmaya gitmek mecburiyetinde kaldı. Bu fiilî durum, 11 Eylül 1918 tarihin de imzalanan 11 maddelik bir protokolle resmiyet kazandı ve Alaş Orda Muhtariyeti “Alaş Orda Doğu Bölümü” ve “Alaş Orda Batı Bölümü” olmak üzere resmen ikiye ayrıldı. Jaña Semey (Yeni Semey)’deki merkezî Alaş Orda’ya tabi olacak olan Alaş Orda Batı Bölümü, Ural eyaletinin Cimbiti şehrinde konuşlandı. C. Dosmuhamedov başkan, Bökey/İç Orda’dan B. Kulmanov, Ural eyaletinden H. Dosmuhamedov ile Türkistan’dan İ. Turmuhamedov da üye olarak atandılar. Protokolün beşinci maddesinde belirtildiği üzere, Alaş Orda Batı Bölümü, Bökey/İç Orda’sını, Oyıl eyaletini, Hazar-ötesi eyaletinin Mangışlak bölgesi ile Turgay eyaletinin Aktöbe ve Kırgız (İrgiz olmalı) şehirlerini kapsıyordu. 
1918 - Sovyet liderlere göre, Alaş Orda, bir millî-burjuva hareketiydi. Başkanı ve çoğu üyesi eski Kadet Partisi üyesi olan bu hareket, söz konusu yapısından arındırılmalı ve Sovyetleştirilmeliydi. Merkezî Sovyet Hükûmetini tanıdıkları gerekçesiyle böyle bir harekete muhtariyet vermek demek, onların ellerine kitleleri ezebilecekleri silâh vermek demekti. Talebi kurnazlık olarak gören Sovyet temsilcileri, aslında en başından beri Alaş Orda ile çalışmak niyetinde değillerdi. Zira Stalin, bir taraftan Alaş Orda’yı desteklediklerini söylerken, diğer taraftan onunla mücadele etmek ve Kazak bozkırında Sovyetleri kurmak için çalışmalara başlamıştı. Ocak 1918’de Çarlık devrinde gizli polislik yapan ve o sırada Üç Cüz partisi başkanı olan Kölbay Toguzov’u Turgay ve Akmola Bölgeleri Komiseri; Şubat 1918’de de Bozkır Bölgesi Ortodoks kilisesi eski misyoneri Alibi Cangeldin’i Kırgız (Kazak) Eyaleti Fevkalade Komiseri tayin etmişti. Alaş Orda ile görüşmelerin yürütüldüğü bir sırada gündeme gelen ve Alaş Orda’nın teklif edeceği birisinin atanacağı belirtilen, Milliyetler Meseleleri Halk Komiserliği’nde Kırgız [Kazak] Meselesi Müdürü olarak da Cangeldin’in talebi üzerine ORENBURG Genel Valiliği eski faytoncusu Muhammed Tungaçin tayin edildi. Tungaçin, Mart 1918’de Moskova’dan Turgay bölgesine gelerek Kazaklardan 1000 kişilik bir süvari birliği kurdu. 
1918 - Yılı Kasım ayında Beyaz Rus yanlısı Rus Kazak birlikleri, Bolşevik Sovyetlere karşı harakete geçmişlerdi. ORENBURG, Ural ve Yedisu olmak üzere üç merkezden yürütülen ve bir süre sonra bütün ülkeye yayılan geniş çaplı bir iç savaş halini alacak bu karşı hareket, 1918 Mart sonunda hız kazandı. Ural’da Alaş milislerinin de katıldığı saldırılarla Haziran ayına kadar Batı Kazakistan’da Bökey/İç Orda’nın Han Karargâhı olarak bilinen küçük bir kesimi hariç diğer bölgeler Beyaz Rus birliklerinin kontrolüne geçti. Alaş Orda, Beyazlar ile Kızıllar arasındaki mücadeleden ve ülkenin bir kısmını Beyazlardan temizleyen Rus Kazak birliklerinin tarafsız kalmasından faydalanarak 1918 yılı Martı’na kadar bugünkü Kazakistan ile birlikte Kırgızistan sınırları dâhilindeki bazı şehir ve kazalarda yerel teşkilatlar kurmayı başardı.
1918 - Çarlığın Ural ve Batı Sibirya taraflarında askerî tren katarlarına yerleştirdiği bu askerler, silâhlı olarak ülkelerine geri döneceklerdi. Bolşevik İhtilali olunca, silahlı olarak kendi topraklarına dönmelerinin devrim için tehdit yaratabileceği düşünüldü. Ayrıca Almanya’nın da baskısıyla, lejyonun batıya yollanmak yerine doğudan, Vladivostok üzerinden ve silahsızlandırılmış olarak vatanlarına dönmeleri kararlaştırıldı. Lejyon, Bolşeviklere düşman kesilip isyan etti. Sovyet İhtilaline karşı cephe alan İngiliz ve Fransızların desteklediği yaklaşık 50 bin kişilik bu kuvvet, Beyaz Ruslarla birlikte hareket ederek, İdil-Yayık bölgesiyle Sibirya demiryolu boyundaki birçok şehri ele geçirdi. Ardından Petropavl, Akmola, Kostanay, Atbasar gibi Kazakistan’ın kuzey şehirleri de işgal edildi. 11 Haziran’da Alaş Orda’nın merkezi olan kuzeyin önemli şehirlerinden Semey düşürüldü. Es-Erler, Menşevikler ve Alaş Orda tarafından desteklenen Beyaz Rus birlikleri Temmuz’a doğru Yedisu eyaletinin kuzey bölgelerini de ele geçirdi. Temmuz başında da Kızıl Ordu Ufa ve ORENBURG ’u tahliye etmek mecburiyetinde kaldı. ORENBURG, yeniden Ataman Dutov’un eline geçti. Böylece Kazakistan’da Sovyet yönetimleri ancak Sırderya eyaleti ile Yedisu ve Turgay eyaletlerinin güney kesimleriyle Bökey Orda’nın küçük bir bölümünde tutunabildi.
1918 - Beyazların dış güçlerle ittifak halinde başlattıkları Sovyet karşıtı mücadele, 1918 yılı yazında genç Sovyet yönetimini yok olmanın eşiğine getirdi. Doğu cephesinin iç savaştaki rolünü fark eden Lenin, merkezî Rusya’yı Türkistan’a bağlayan ORENBURG Taşkent demiryolunun güvenliğini sağlamak için Kazan, Ural ve Samara’nın kurtarılmasını öncelikli hedef olarak belirledi. Ona göre, devrimin geleceği bu cephedeki gelişmelere bağlıydı. Çok hızlı ve etkili bir çalışmayla Doğu Cephesi Ordusu adıyla beş ordu oluşturuldu. Başına S. S. Kamenev’in getirildiği Doğu Cephesi Ordusunun, ORENBURG istikametinde hareket eden I. Ordu’suna M. N. Tuhaçevskiy, Ural istikametinde hareket eden 4. Ordu’suna ise M. V. Frunze tayin edildi. Ayrıca Kızıl Ordu’nun Aktöbe ve Yedisu cepheleri oluşturuldu. Bu ordu için binlerce komünist doğuya gönderildi. 30 Kasım 1918’de Cümle Rusya Merkez İcra Komitesi tarafından Lenin’in başkanlığında İşçi ve Köylü Savunma Sovyetleri kuruldu ve kendisine ülkenin bütün kaynaklarını Beyazlara karşı seferber etmek için olağanüstü yetkiler verildi. Merkezle eş zamanlı olarak Kazakistan’da da Kızıl Ordu kurma çalışmaları başarıyla yürütüldü. Kazakistan’da Kızıl Ordu’nun çekirdeğini I. Dünya Savaşı’nda cepheden dönen askerler, işçiler, fakir göçmenler ile geri hizmetlerde (tılovıye rabotı) çalıştırılmak amacıyla cepheye sürülen ve devrimci düşüncelerle geri dönen Türkistanlı gençler oluşturdular. Kazakistan’da ilk Kızıl Ordu birlikleri gönüllülerden teşkil edilmişti. 29 Mayıs 1918 tarihinde alınan bir kararla zorunlu askerlik hizmeti getirildi ve geniş kitleler seferber edildi. Türkistan Türklerinin Kızıl Ordu birliklerinde görev almalarında Müslümanları hedef alan Sovyet bildirileri de etkili oldu. 
1918 - Beyaz Rus birliklerinin Kızıl Ordu karşısında elde ettiği başarılar neticesinde Kazakistan sınırlarında devrim karşıtı hükûmetler teşkil olunmuştu. 1918 yılı Haziran’ında Samara’da Es-Erlerin hâkim oldukları “Komuç” (Kurucu Meclis Üyeleri Komitesi), 8 Haziran’da Omsk’ta “Sibirya Geçici Hükûmeti”, Eylül ayında kendini “Bütün Rusya Geçici Hükûmeti” diye adlandıran “Ufa Direktoryası”, 3 Temmuz 1918’de de Ataman Dutov tarafından ORENBURG’da “Askerî Hükûmet” kuruldu. 
      ORENBURG’dan Kızılların atılması üzerine şehrin yönetimi Rus Kazakları başkanı Ataman Dutov’un eline geçince, Başkurtlarla birlikte Alaş Orda Batı Bölümü bu şehre taşındı. Başkurtlar eski mülkleri Kervansaray’a, Kazaklar ise eski Turgay vilayeti valilik binasına yerleştiler. Böylece ORENBURG ’da Rus Kazakları, Başkurtlar ve Alaş Orda Batı Bölümü olmak üzere üç hükûmet yeniden faaliyete başlamış oldu. 
1918 - Ülke yönetimi konusunda aralarındaki derin görüş ayrılığı sebebiyle Beyaz ittifakta, Dutov ve Sibirya’daki Çarlık yanlısı generallerden ayrı hareket eden Samara Hükûmeti (Komuç), Ural Rus Kazakları, Alaş Orda ve Başkurt Hükûmeti’nin birlikte çalışması sonucu gizli bir istihbarat örgütü kuruldu. Faaliyet merkezleri Ural, Astrahan eyaletine bağlı Bökey/İç Orda’nın merkezi Han Ordası, Guryev (şimdiki Atırav), Batı Sibirya’da Omsk, Sovyetlerin elinde bulunan Orsk, Aktöbe ve Taşkent idi. Teşkilatın başına Abdulhamit Arifov getirildi. Başkurtlardan Seyitkerey Magaz, Şeyhzade Babiç, meşhur Özbek Şairi Abdulhamit Süleyman (Şolpan), Kazaklardan Azimbek Berimcan (Birimcanov) ile Akkağaz Doscankızı zikredilen şehirlerde teşkilatlar kurup gelişmelerden ORENBURG ’u haberdar ediyorlardı. Bunlar arasında Akkağaz’ın önemli bir yeri vardır. Şair ve yazar olması yanında kadın olması hasebiyle de bilhassa vurgulanması gereken Akkağaz, Sovyetlerin Kazakistan’da Sovyet Hükûmeti’ni kurmakla görevlendirdikleri A. Cangeldin üzerinde tesis ettiği güven sayesinde Moskova’daki vaziyet hakkında değerli bilgiler alıyor, Bökey Ordası ile Ural ve Guryev arasındaki teşkilatı organize ediyordu. Bu sayede Buhara ve Hive’deki gelişmeler öğrenilmişti. Bu teşkilat sayesinde Buhara ve Hive dışında Omsk, Moskova, Azerbaycan, Türkiye ve Almanya’daki gelişmeleri takip etme imkânı da bulunmuştu.
1918 - Alihan Bökeyhanov, 24 Temmuz 1918 tarihinde Zaysan, Üstkamenogorsk (Öskemen), Kökpekti, Karkaralı, Pavlador, Omsk, Petropavl, Kökçetav, Akmola, Atbasar, Slavgorod ve Bayan-avıl’daki Alaş komitelerine ve ilgili kişilere bir telgraf göndererek, yapılmakta olan ve yapılması gereken çalışmalar hakkında bilgi verdi. Alaş Orda’nın, II. Genel Kazak Kurultayı doğrultusunda faaliyetlere başladığını, Başkurt ve Sibirya hükûmetleriyle temasa geçildiğini belirten Bökeyhanov, vakit kaybetmeden Sibirya Hükûmeti’yle temas kurup, millî milis kuvvetlerin oluşturulması ve Kurultay’da alınan karar uyarınca vergilerin toplanması gerektiğini vurguladı. Semey ve diğer şehirlerde teşkil olunan Alaş milislerinin Sibirya Geçici Hükûmeti ve Sibirya Rus Kazaklarıyla birlikte cephede bulunduğunu bildirdi. Ural’daki birimlere gönderilen telgrafta ise, vergilerin toplanması, ORENBURG ve Ural Rus Kazak birliklerinin yardımıyla da milis kuvvetlerinin oluşturulması istendi. Ayrıca Semey, Akmola ve Turgay eyaletlerinde milis kuvvetlerinin oluşturulmakta olduğu belirtilen telgrafta, Semey birliklerinin bir bölümünün Rus Kazak komutanları idaresinde Yedisu’da Bolşeviklere karşı savaştığı, Türkistan cephesi için de Başkurtlar ve Rus Kazaklarıyla birlikte savaşılacağı bilgisi verildi.
1918 - Telgraflardan da anlaşılacağı üzere, Alaş Orda Hükûmeti’nin üzerinde durduğu en önemli mesele milis kuvvetlerinin teşkili idi. İlk Alaş birlikleri 1918 yılı Ocak-Şubat aylarında kurulmuş, fakat bunlar Sovyetler tarafından dağıtılmıştı. Yeni birlikler Davıdov-Zubarev emrindeki gizli askerî birim subayları tarafından Semey bozkırında gizlice oluşturuldu. 11 Haziran’da Semey’de Sovyetlerin devrilmesiyle bu birlikler burada konuşlandırıldı. İlk Kazak alayı olarak adlandırılan bu birliğin başında H. Toktamışev vardı. Alaş yetkililerinin komşu hükûmetlerle (Ural ve ORENBURG Rus Kazak birlikleri, Samara’daki Komuç ve Omsk’taki Sibirya Geçici Hükûmeti) temaslarında milis kuvvetleri kurulması için yardım talebi ilk sıradaydı. Bu temaslar neticesinde Alaş Orda Batı Bölümü temsilcileri Cahanşa ve Halel Dosmuhamedovlar, Komuç (Samara Kurucu Meclis Komitesi)’tan 600 tüfekle bir miktar mermi temin ettiler. Ortak düşman Sovyetlerle mücadele için 2000 kişilik bir Kazak birliği kurulması kararlaştırıldı. Ayrıca Turgay bölümüne 300 Rus tüfeği, 20 bin mermi ile askerî üniforma temin edildi. Milis kuvvetlerinden olmak üzere iki süvari birliği de ORENBURG Rus Kazak birlikleri komutanı Ataman Dutov’un desteği ile Kostanay’da ve İrgiz’de teşkil olundu. 
1918 - Alaş Orda Hükûmetinin Beyaz Ruslar Tarafında Dağıtılması
      Alaş Orda Hükûmeti başkanı A. Bökeyhanov ve arkadaşları, ülkedeki düzensizliğin, terör ve kargaşanın sorumlusu olarak Bolşevikleri ve onların yönetim organı durumundaki Sovyetleri görüyorlardı. 
     Onlara göre, terör ile Bolşevik aynı anlama geliyordu. Alaş Orda’nın, Sovyetlerin iş başına gelmesinden sonra ittifak yapmak istediği Çelyabinsk ve ORENBURG’daki Rus Kazak generalleri ile Omsk’taki Sibirya Hükûmeti ise, Rusya’nın eskiden olduğu gibi üniter bir yapıya kavuşmasını arzuluyorlardı. Onların düşüncesinde Alaş Orda gibi millî muhtar yapılara yer yoktu. Bu sebeple, başta muhtariyet olmak üzere Alaş Orda tarafından alınan kararları kabul etmek istemiyorlardı. Sibirya Hükûmeti’ne göre, Alaş Orda tarzı muhtariyet, Rusya’dan tamamen bölünme ve bağımsız bir devlet kurma anlamına geliyordu. Buna rağmen Alaş Orda, II. Genel Kazak Kurultayı kararları çerçevesinde hazırlanan bir anlaşma metniyle Sibirya Hükûmeti’ne ittifak teklifinde bulundu. Sibirya Hükûmeti de, Alaş Muhtariyeti’ne karşı olmasına rağmen, iç savaş sebebiyle, istemeyerek de olsa teklifin bazı maddelerini kabul etmek mecburiyetinde kaldı. Özel bir komisyon tarafından yürütülen görüşmeler neticesinde, Alaş Orda’nın Kazakların hükûmet organı olduğu, vergi toplamaya ve mahkeme kurmaya yetkili bulunduğu hususlarında mutabakat sağlandı. Ayrıca, Sibirya Hükûmeti’nin nezaretinde Alaş milis kuvvetlerinin kurulması da karara bağlandı. Anlaşma metni, 8 Eylül 1918 tarihinde Ufa’da toplanan Ufa Devlet Meclisi’nde imzalandı. Beyaz Ruslar tarafından organize edilen ve Alaş Orda gibi millî hükûmetlerin de iştirak ettikleri Ufa toplantısında, başkanlığına N. Avksentev’in seçildiği ve Es-Erlerin hâkim oldukları, “Ufa Direktoryası” adıyla bir hükûmet kuruldu. Rusya’yı Bolşeviklerden temizleme, ayrılan eyaletleri yeniden Rusya çatısı altında toplama ve savaşı devam ettirme gibi görevler üstlenen Ufa Direktoryası, Lenin’in direktifleri doğrultusunda Kızıl Ordu’nun Orta İdil’de başlattığı başarılı taarruz sebebiyle etkisiz kaldı ve görevini yapamaz hale geldi. Kızıl Ordu 10 Eylül 1918’de Kazan’ı, 12 Eylül’de Simbirsk’i, 7 Ekim’de Samara’yı, bir süre sonra da Ufa’yı ele geçirdi. Hemen ardından Güney Kazakistan şehirlerinden gönderilen birliklerin desteğiyle Ekim ayında ORENBURG kuşatıldı. Şehir düşürülemediyse de bölgedeki bazı yerler ele geçirildi ve Dutov’un birliklerine önemli kayıplar verdirildi. 
1918 - Samara ve Ufa’nın Kızılların eline geçmesi, Sovyetlerin Ural bölgesinde elde tutmayı başardıkları tek cephe olan Aktöbe’deki durumlarını güçlendirirken Beyazlar arasında paniğe yol açacaktı. Başkurtlar, merkezlerini ORENBURG’dan Başkurdistan’ın doğusundaki Times kasabasına naklettiler. Bu sırada A. Cangeldin’in propagandaları neticesinde Ural vilayetinde Kazaklar arasında Sovyetlere meyledenlerin sayısında artış olmuştu. Hem Beyaz ittifak hem de millî hükûmetlerin geleceği açısından çok daha vahim neticeler doğuracak olan ise, bu günlerde Batı Sibirya’da generallerin diktatörlük rejimini yerleştirme çabaları içinde bulunmalarıydı. Sibirya’daki Beyazlar üzerinde etkili olan İngiliz, Fransız ve Amerikan generallerinin monarşi yanlısı Rus generallere destek vermesi, Beyaz ittifakta büyük yaralar açtı. Dış güçlerden aldığı destekle Amiral Kolçak 17 Kasım’da Omsk’taki Sibirya Geçici Hükûmeti’ni devirip, kendini “Rusya’nın Yüksek Hâkimi” ilan etti. Üç gün sonra, 20 Kasım’da aldığı yeni bir kararla da Başkurt Muhtar Hükûmeti ile Alaş Orda Muhtar Hükûmeti’ni lağvedip bütün faaliyetlerini yasakladı. Sağ kolu durumundaki Ataman Dutov vasıtasıyla Beyazlardan Başkurt ve Kazaklara sağlanan yardımları kesmeye çalıştı. Zor durumda kalan Başkurt üçüncü alayı dağıldı. Millî oluşumları tamamen dağıtmak niyetinde ısrarcı olan Kolçak, Sibirya Hükûmetini ele geçirmesinde etkili olan Fransız generali Janin’le birlikte Dutov’a gönderdiği mektuplarda, Başkurt ve Kazak millî ordularının yok edilmesini istemekle kalmıyor, aynı zamanda bu kuruluşların liderlerinin tutuklanıp askerî mahkemeye verilmesini de istiyordu. “Müslüman hareketler” şeklinde Alaş Orda, Başkurt ve Hokant Türkistan millî hükûmetleri aleyhinde hayli olumsuz ifadelerin yer aldığı ve bunların faaliyetlerinin önlenmesini ihtiva eden bu mektuplar, 1 Aralık’ta Tavlıgay köyünde gerçekleşen gece baskınıyla Başkurtlar tarafından ele geçirilip okunduğu için, Kolçak maksadına ulaşamadı. 
1918 - Alaş Orda Hükûmeti’nin Sovyetlere Katılması
Son gelişmeler Başkurt ve Kazak millî hükûmetlerini oldukça zor durumda bırakmıştı. Bir taraftan Kızıllar, diğer taraftan Beyazları kontrol eden generaller arasında sıkışıp kalan Kazak ve Başkurt hükûmet temsilcileri, güç şartlarda millî vaziyetlerini muhafazaya çalışırken, bir araya gelip oldukça mühim kararlar aldılar. Beyaz İttifak’ta kırılma diyebileceğimiz bu kararlara göre, monarşi yanlısı generallerin tavrına rağmen Kızıllarla mücadeleye devam edilecek, ancak aynı zamanda Ural Rus Kazakları arasındaki demokrasi yanlılarıyla Dutov’u devirip Komuç’un yeniden ihyası sağlanacaktı. Daha da mühimi, Kızıl Ordu’nun Ural cephesini dağıtması ihtimaline karşı Sovyetlerle irtibata geçilecekti. Bu karar gereği Başkurtlar 22 Kasım’da Sovyetlerle müzakere amacıyla Mollacan Halikov ile Gerey Karamışev’i Moskova’ya gönderdilerse de bunlar Moskova’ya ulaşamadan geri döndüler. Öte yandan Başkurtlar, Alaş Orda ve Rus Kazakları arasında Dutov karşıtı bir hükûmet kurma fikri gündeme geldi. Plâna göre, Başkurtlardan Z. Velidi Togan, Kazaklardan Seyitazım Kadırbayev ve ORENBURG Rus Kazaklarından Ataman Kargin’den oluşması düşünülen bu hükûmette ordu komutanlığına Dutov aleyhtarı Aktöbe cephesi komutanı Miralay Maksin getirilecekti. 1-2 Aralık 1918 gecesi ORENBURG’da Başkurt birliklerinin kontrolündeki Kervansaray’da yapılan toplantıda, plânlandığı şekilde ortak bir hükûmet kuruldu ve Türkistan Es Erlerinin lideri Vadim Çaykin ile Mustafa Çokay da bu hükûmette görev aldılar. Ancak, Dutov lehine çalışan Çelyabinsk şehri Tatar tüccarlarından Üsteğmen Ahmet Ali’nin gelişmelerden Dutov’u haberdar etmesi, bu düşüncenin hayata geçirilmesine engel oldu. 
1918 - Millî hükûmetlerin vaziyeti giderek nazik bir hal almıştı. Sovyetlere düşman olmalarına rağmen, onlarla müzakereden başka çıkış yolu görünmüyordu. Ağırlaşan vaziyet karşısında çözüm arayan hem Kazak hem de Başkurt hükûmet temsilcileri için Sovyetlerle müzakere düşüncesi ön plâna çıktı. Aralık ayı başında Azimbek Berimcanov, Ahmet Baytursunov ve benzeri kişilerden oluşan Alaş Orda temsilcileri Yermolayevka’da Z. V. Togan’ın da aralarında bulunduğu Başkurt liderlerini ziyaret edip durum değerlendirmesinde bulundular. Kazak temsilciler, Kolçak ve müttefiklerinin millî hükûmetlere karşı takındıkları hasmane tutum sebebiyle Sovyetlerle anlaşmanın faydalı olacağından bahsettiler. Başkurtlar da aynı düşüncede idiler. Togan’ın ifadesine göre, Başkurt ve Kazaklar 1918 yılı Aralık ayında yaptıkları bu ve başka gizli toplantılarda Sovyetlerle müzakere meselesinde her şeyi konuşup bazı prensipler üzerinde anlaştılar. Görüşmelerin özü, Sovyetlerle müzakere veya daha doğru bir ifadeyle Sovyetlere katılma meselesinde birlikte hareket etmeyi esas alıyordu. ORENBURG’un Kızıllar tarafından işgal edilmesi halinde Başkurt ve Kazak temsilcileri ORENBURG’da bir araya gelip Sovyet yetkililerle görüşmek üzere Moskova’ya birlikte gideceklerdi. Başkurtlar, 15 Aralık’ta Ufa’da temasa geçtiler; ancak Sovyetlerin işi yavaştan almaları sebebiyle bir sonuç alınamadı.

DEVAM EDECEK 
 

Cem Cüneyd Canan

Cem Cüneyd Canan © 2006 - 2024 Her hakkı saklıdır. Başa Dön